Bolu’nun tanınan kadın-doğum uzmanı Jinekolog Opr. Dr Cevdet İşler İzzet Baysal Devlet Hastanesi’nde yaşandığını iddia ettiği skandal açıklamalarda bulundu. İşler, hastanede bebek ölümlerinin yaşanmasının yanı sıra en son bir bebeğin de AİDS olduğunu iddia etti. İşler, hastalara ters mobbinge maruz kalması nedeniyle müdahale edemediğini açıkladı.
Bolu’nun tanınan Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Kadın Doğum Uzmanı Operatör Doktor Cevdet İşler skandal açıklamalara imza attı.
Görev yaptığı Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi’nde yaşanan olaylar ve meydana gelen skandal gelişmeler karşısında üstlerini bilgilendirdiğini belirten İşler, Bolu İl Sağlık Müdürlüğü başta olmak üzere olayların üstünün örtüldüğünü belirterek, kendisinin de ters mobing görmesi nedeniyle müdahalede bulunamadığını iddia etti.
“VEBALLER VAR, KALDIRAMAZSINIZ!”
Bir süre önce hastanede Başhekim Yardımcılığı görevini yürüten İşler, “Bir hastanenin acili o hastanenin vitrini ve namusudur. Bu ilkemle de Başhekim yardımcısı görevimde iken, sorumlu olduğum kadın doğum ünitesi acil servisine gelip, pratisyen hekimlerce görülen ağrılı veya kanamalı tüm gebeleri mutlaka kadın doğum uzmanına danışmalarını, görmelerini sağlama şeklindeki duyurumu ekte sunduğum şekilde hem Temmuz 2019 hem de Ağustos 2019 tarihinde o dönemin başhekimi dahil tüm hekimlerin olduğu, hastanenin hekim whatssApp grubunda 2 kez ayrı tarihli olarak yayınladım. Bundaki gerekçem daha önce acil servisimize gelip uzman hekime muayene olamayan gebeler de yaşanmış hasta mağduriyetleri, yaşanmış bebek ölümleri ve soruşturmaları idi. Bu duyurularımdan Bolu İl Sağlık Müdürlüğü makamı tarafımdan ayrıca haberdar edilmiştir….En son yayınladığım ağustos 2019 tarihli duyurum, 3 kadın doğum uzman hekimi, hastane hekim whatssapp grubundan çıkarak boykot edildi. Adeta gruptaki başhekime ve pratisyen hekimlere toplu olarak aba altından sopa gösterildi. Bunun dışında zaman zaman randevu dışı hasta almayarak, meşru idari direktifleri saymayarak başka boykotlarla da pekiştirildi, amaç İdari kontrolümü boşa çıkartmaktı. Bu üç hekimin boykot eylemleri sonuçta işe yaramıştı. O dönemin başhekimi tarafından bu whatssapp duyurularım konusunda uyarıldım. Bu şekilde usulsüzlüğe ve disiplinsizliğe üst yönetim tarafından hoşgörü gösterilmiş oldu. Ne hikmet ki!!! Çok geçmedi, 6 ay sonra, Ocak 2020 tarihinde Kadın doğum ve çocuk aciline ardı ardına 3 gün, cuma, cumartesi ve pazar günü gelen 5,5 aylık ağrılı ikiz gebenin sadece pratisyen hekimlerce görülüp, 3 gün boyunca kadın hastalıkları doğum uzman hekimine gösterilmemesi sonucu yaşanan acı ve vahim tablo; 5,5 aylık ikiz bebeklerini kaybetmesi durumu ulusal basın ve medyaya yansıdı (ekte sunulmuştur). Olay günü 6 ay önce önlem kararlarımı boykot eden kadın doğum uzmanları olayın dışında kaldı. Aile ikiz bebeklerini kaybetti. Kızgın hasta yakını pratisyen hekimlere şiddete teşebbüs etti, bağırdı çağırdı. Bu sırada boykotçu kadın doğum uzmanları hastanın acile geldiği 3 gün boyunca hastayı görmediklerinden olaydan muaftı. Bu olay ulusal basına yansıdığı için Sağlık Bakanlığından müfettiş geldi. Müfettiş araştırmasını yaptı. Müfettişin kendisine 6 ay önce bildirdiğim whatsapp duyuruların birer örneğini verdim.. Müfettiş “bu bildirimleriniz çok önemli kurum olarak sizi temizler” dedi ve dikkate aldı. Müfettiş denetlemenin son günü odama gelerek il sağlık müdürü ile randevusu olduğunu söyleyerek müsaade istedi. Müfettişin il sağlık müdürü ile ne konuda görüştüklerini bilmiyorum, ama yine ne tuhaftır ki!! Bu kararlarımı boykot eden 3 kadın doğum uzmanı bu olayda idari ve adli yargıdan hariç tutuldu. Olayın faturası o günlerde nöbetçi olan 2 pratisyen hekime kesildi. Biri bir ilçe sağlık kuruluşuna diğeri başka bir ile gitmek durumunda kaldı. Bu pratisyen hekimlerin adli yargılanmaları devam etmektedir” dedi.
“MÜFETTİŞ İL SAĞLIK MÜDÜRÜ İLE NE GÖRÜŞTÜ”
İşler bir bebeğin AİDS olması konusunda ise “Bu olaya daha yakın zamanda yaşanan 1. skandalda AIDS’li bebeğin soruşturmasındaki Bolu İl Sağlık Müdürlüğü makamının tutumu dikkate alındığında, bu olayda da içeriğini bilmediğim müfettiş ile il sağlık müdürü görüşmesinin içeriğinin ne olduğu konusunda açıklanma yapılması beklentisi yaratmaktadır. Olayın mağdurları; evlatlarını yitiren hasta ve yakını ve olayı önceden ön görememe rağmen talimatlarım boykot edilen, görevi yaptırılmayan idari makamım liyakatimdir. Bu bilgiler ışığı altında olayın gerçek faili veya faillerini ortaya çıkarmak adına; meşru kararlarımı gruptan çıkararak, üst yönetime ve acil pratisyen hekimlerine adeta aba altından sopa gösteren idari kararlarımı tanımayan, zaman zaman randevu haricinde poliklinik harici hasta almayarak, ünitede sorun varmış intibakı uyandırarak idari makamımı etkisiz duruma düşürmeye çalışan, idari anlamda tersine mobbing uygulayan 3 kadın doğum uzmanı, durumu bilen ve müdahale etmeyen adeta koruyan ilgili üst makamlar için bu bilgiler ışığı altında tekrar savcılık incelemesi gereği açıktır. İlgili üst makamlar bu vahim olayda adeta boykotçularla işbirliği içerisinde olmuşlardır. Medyaya haber olan bu vahim olayın da gerçek yüzü budur, oysaki medya, adli sürece olayın bu yüzü yansıtılmamıştır” şeklinde konuştu.
Skandal iddialar hakkında İl Sağlık Müdürlüğü’nden konulara açıklık getirmesini isteyen İşler Cumhuriyet Başsavcılığı’na da başvuruda bulundu. Başsavcılığın konuyla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)