Gazeteci Arzu Sarı’ya içini döken Bolu Belediyesi Eski Başkanı Alaaddin Yılmaz, kendisi hakkında belediye başkanlığını lehine kullandığını iddia edenlerin bunu ispatlamasını söyleyerek, iftira edenlere beddua etti. Tüm imkanların ellerinde olduğunu ve kendisi hakkında araştırma yapılmasını istediğini söyleyen Yılmaz, namuslu insanların zorla namussuzluğa sevk edilmeye çalışıldığını belirtti.
“GÖREVE GELİNCE GÖREVİ KÖTÜYE KULLANANLARI ALLAH KAHRETSİN!”
Yılmaz, “Benim aleyhimde yazanlar da dahil olmak üzere kimin elinde Alaaddin Yılmaz’ın namussuz olduğuna dair bir şey varsa ben helalleşmeden öbür dünyaya gitmek istemem. Maaşıyla çalışan adamları yolsuzluğa bulaştırmak için uğraşanlar şerefli değildir. Göreve geldiğinde de namussuzluk yaparak görevini kötüye kullananları da Allah kahretsin, yaşatmasın. Onların yüzünden namuslu çalışanlar çile çekmesin” dedi.
“TENEKECİLER VE ONLARLA BİRLİKTE HAREKET EDENLER SORUMLU”
Yılmaz, “Hem tenekeciler, hem de tenekecilerle birlikte hareket eden yapılar veyahut buna sebep olan sorumlular. Türkiye’de namuslu bir belediye başkanının, bir bakanın, bir sorumlu mevkide bir adamın olabileceğine kimse inanmak istemiyor. Maaşıyla geçinebilecek bir belediye başkanı algısı toplumda görünmüyor. E o zaman görev olunan mı ahlaksız, dışarda olanlar mı onu ahlaksızlaştırıyor? Bunu kabul etmek mümkün değil. Alaaddin Yılmaz’ın yüzlerce arsası, yüzlerce dairesi var deniyor.
“İSPAT ETMEYENLERİN ALLAH BELASINI VERSİN!”
Namusuyla maaşıyla çalışan bir adam olabileceğine inanmayanlara hakkımı helal etmiyorum. Ben helal etmeyince Allah da helal etmeyeceğini söylüyor çünkü bu kul hakkına girer. Ama belediye başkanlığı veya başka görevleri olup da ahlaksızlık da yapanların da Allah belasını versin. Bir sürü laflar ettiler şimdiye kadar. Alaaddin Yılmaz’ın nerede, nesi varsa çıkartmazsanız siz de bu sınıftasınız. Sadece kendim için değil bunu eşim dostum için yapmış olabilirim veya hiç tanımadığım birinin adına bir şeyler yapmış olabilirim. Her şey elinizde kardeşim araştırın. Eğer bunları bulamazsanız toplum nazarında hakkınızı helal edin yoksa ben benim aleyhimde şuraya şunu yaptı bunu ele geçirdi belediye başkanlığını kendi ve çevresi için kullandı diyenlere, yaygara yapanlara hakkımı helal etmiyorum, Allah belalarını versin. Namuslu çalışanları namussuzluğa itmesinler. Türkiye’de görev yapıp da namusuyla görev yapanları hazmedemeyen bu insanları Allah’a havale ediyorum. Görevini kendi ve çevresi için kullanan namussuzların da Allah belalarını versin, bu konuda benimle ilgili ellerinde ne belge bilgi varsa ve ortaya dökmeyenlerin de Allah belasını versin” dedi.
“3 BİN TL İLE GEÇİNİYORUM”
Şu anki geçim kaynağı ile ilgili de konuşan Yılmaz, başkanlık döneminden edindiği borçlar hakkında da bilgi verdi. Yılmaz, haksızlığa uğradığını şu sözlerle anlattı:
“Alaaddin Yılmaz’ın başkanlığı bitti. Bitmeden önce Çin devlet Başkan yardımcısı ile imzalanan bir protokol yapılmıştı. Sırrı Bey’le Tahsin Bey çimento fabrikasının orada bulmuşlar. Problem yok dediler. Bir gittim ki vatandaşlar ayaklanmış. Kimseyi bulamadım ben de orayı sahiplendim. O tesis hala kurulamadı. Kendi kümeslerimin borçlarını ödeyemediğim için orayı düşündüm. Kümes giderlerinin en büyüğü ısıtmadır. Orada ısıtmayı nasıl çözeriz dedik. Param olmadığı için birkaç arkadaşla yapacaktık. İş benim üzerime kaldı. Oğlana da çekler kestirmişler. Adamı da çağırdık çeklerimizi ver ekipmanı al götür dedik. Adam çekleri satmış. 1 milyon civarında bir yatırım. Esnaf Kefalet en uygun krediyi veriyormuş. Oradan aldık. 3 aydan 3 aya 40 bin lira ödemem gerekiyor.
“ARABAM BİLE YOK, NECİP ÇARIKÇI BANA ARABA VERDİ”
Dedik şunları şunları satalım. Yanımda hiç kimse yok, tek kaldım. Başkanlıktan emekli olunca gelir zaten düştü. Annemin bakım giderleri derken elimde 3 bin lira kalıyor. Arabam da yok. Necip Çarıkçı bir araba verdi bana.
“15 YIL BAŞKANLIK YAPMIŞ ADAMIN ŞU HALİNE İNANAN YOK”
Benim siyaseti falan düşünme şansım var mı? Yanını göremiyorsun. Gece uykuların kaçıyor, sabah olmuyor.
“ÇALDI ÇIRPTI DİYENLERİ ALLAH KAHRETSİN!”
15 yıl belediye başkanlığı yapmış bir adamın bu haline inanan var mı? Kendi çocukların bile inanmıyor. Ben böyle bir sıkıntıyı çekeceğim, bana çaldı çırptı diyecekler. Ne benim, ne eşimin, dostumun boğazımızdan bilerek bir haram lokma Allah’a binlerce şükür geçmedi. Herkese karşı dimdik ayakta durabiliyorsam bu yüzden durabiliyorum. Pandemi döneminde 3 tane arsam vardı satışa çıkardık. Ev hala satılık. Değeri 10 lira ise 3 lira veriyorlar benim işimi görmeyince bu paraya satamıyorum. Narven’e borcum bitti Allah’a şükür, pandemi süresinde annemin bakıcısı da ayrıldı. Şuan benim aleyhimde yazanlar da dahil olmak üzere kimin elinde Alaaddin Yılmaz’ın namussuz olduğuna dair bir şey varsa ben helalleşmeden öbür dünyaya gitmek istemem. Maaşıyla çalışan adamları yolsuzluğa bulaştırmak için uğraşanlar şerefli değildir. Göreve geldiğinde de namussuzluk yaparak görevini kötüye kullananları da Allah kahretsin, yaşatmasın. Onların yüzünden namuslu çalışanlar çile çekmesin.”