Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın söylemleri Eski Başkan Yılmaz’ın canına tak ettirdi.
Bolu’nun tarafsız, ilkeli, ilk ve tek internet haber şirketi İnterbolutv’ye gelerek içini döken Bolu Belediyesi Eski Başkanı Alaaddin Yılmaz Yüz Yüze programına konuştu.
ÖZCAN, ‘SOKAĞA ÇIKACAK YÜZÜ YOK’ DEMİŞTİ…
Gazeteci Arzu Sarı’ya meclis üyeliği ile birlikte 25 yıllık hizmet sürecini anlatan ve bu sürecin Özcan’ın dönemiyle karşılaştırılmasını yapan Yılmaz, kendisine ‘Sokağa çıkmaya yüzü var mı? İzzet Baysal Caddesi’nde dolaşırken yüzü kızarmıyor mu? Bolululara yalan ve hayal sattı” diyen Özcan’a cevap verdi.
“ŞİMDİ DAHA FAZLA İLGİ GÖRÜYORUM”
Başkanlık yaptığı dönemde çoğu kişinin kendisine yaranmak için yaklaştığını ancak şimdi yaranma ihtiyacı kimsenin olmamasına rağmen daha fazla ilgi gördüğünü belirten Yılmaz, başkanlık döneminden daha fazla kişinin arayıp sorduğunu ifade etti. Yılmaz, “Allah’a binlerce şükür, Bolu halkının teveccühleriyle, Bolu halkını 15 yıl süre gibi çok uzun zaman hizmet etme imkanı buldum. Allah'ıma binlerce şükür. Bu geçen 15 yıl dolu dolu geçen bir 15 yıldır ve bu 15 yıldan sonra belki şöyle geriye doğru giderseniz yolda yürüdüğünüz bu geniş yolların tamamı, bizim zamanımızda ekibimizle birlikte yaptığımız yollardır. Gördüğünüz ağaçların hemen hemen tamamı bizim ekibimizle birlikte diktiğimiz ağaçlardır. Gezdiğiniz, oynadığınız, çocuklarınızı dolaştırdığınız parkların da hemen hemen tamamı bizim ekibimizle yaptığımız çalışmalar neticesinde olmuştur. 10 binin altında olmayacak şekilde sadece şehre dikilecek ağaç görevimiz vardı bir de doğan her çocuk için ağaç dikme görevimiz vardı. O da neredeyse 2 bin civarındaydı o dönemde. Bir de evlenen her çift için ağaç dikme görevimiz vardı o da 2 bin ağaçtı o dönemde” dedi.
“ANITPARK’TAKİ AĞAÇLARI KURUTANLAR MAALESEF ÇOK LAF EDİYORLAR”
Kendi döneminde ağaç dikimine önem vermelerine rağmen bugün o hassasiyetin gösterilmediğini belirten Yılmaz, Anıtpark’taki ağaçların kurumasına çok üzüldüğünü söyledi. Yılmaz, “Ama geçen gelirken şöyle bir baktım tabi bizim için önemli. Anıt Park’ta maalesef ağaçların kuruduğunu gördük. Değil 10 bin ağaç, mevcut ağaçlara bile iyi bakamayıp kurutan ve kuruyanların yerine yenisini dikemeyenler maalesef çok laf ediyorlar” dedi.
“BOŞ TENEKE GİBİ GÜRÜLTÜ ÇIKARIYOR”
Özcan’ın itham ve iddialarına cevap veren Yılmaz, Özcan’ın milletvekilliği döneminde çok ve boş konuşmasının ilgi topladığını ancak şimdi icraat zamanı olduğunu söyleyerek, “Hala kendisini milletvekili sanıyor, boş teneke gibi gürültü çıkartıyor” diye konuştu. Yılmaz, “Boş teneke’ lafı vardır, bizim dilimizde çok ses çıkartır. Milletvekilliği için bulunmaz bir şeydir bu. Çünkü bir de çok konuşunca ağzın bir de iyi laf yapıyorsa, Allah… ‘Yav, dertlerimizi dile getirdi, anlattı yahu bu adam!’ Ama sadece gürültü çıkartıyor. Netice? Şu kadar yıl milletvekilliği yaptın. Bolu’ya dikili bir ağacın var mı? Şuan görevi kendisine tebliğ etti Bolu halkı başarı kazandı seçimlerde. Geldiği günden beri ne yapıyor yine? Müthiş gürültü çıkartıyor.
“BELEDİYECİLİK SORUMLULUK VE RİSK İŞİDİR”
Bu gürültüsü ne? Alaaddin Yılmaz. 8-10 yerden maaş alan ekibi var Alaaddin Yılmaz’ın, öyle denmedi mi? Bir çok adamı bilmem ne yapmış… Kendisi ise Bolu’yu zapt etmiş zaten. Borç batağı içinde olan bir belediye almış. Bunları hep o demedi mi? Bunları hoş görüyoruz. Bir de milletvekilliği boş teneke gürültüsünden geldiği için aynı şeyi devam ettiriyor. Ama belediyecilikle milletvekilliği çok farklı şeyler. Milletvekilliğinin herhangi bir riski var mı? Herhangi bir sorumluluğu var mı? Müthiş dolgun maaş, senin değil çocuklarının da rahat edeceği bir yapı, devletin bütün imkanları verilmiş, istediğini söyleyebilirsin, hiç riskin yok, sorumluğun yok. Belediye Başkanlığı öyle mi? Yaptığın her işte bir risk var, attığın her adımda bir risk var.
“HALA ALADDİN YILMAZ DİYOR”
Türkiye’de en çok soruşturma geçiren belediye başkanı benim derdim o zamanlar. Allah’a çok şükür hala soruşturma geçiriyorum biliyor musunuz? Belediye başkanlığını bırakalı ne kadar oluyor hala soruşturma geçiriyorum. Hala mahkemelerim devam ediyor. Ben meclis üyeliği dahil 25 senesini Bolu için vermiş kişiyim. Böylesi bir kişinin arkadaşlarıyla beraber 15 yıldır da herkesle itişerek, kakışarak Bolu için bir şeyler yapma çabası içerisinde bir koşuşturma içerisinde bir ömür verdik. Dolayısıyla bunun risklerini hala üzerinde taşıyan birisiyim. Şuan mevcut arkadaşımız hemen hemen önünde 1.5 yıl kaldı. Son yılı zaten seçim dönemi. Yani geldi geçti. Hala daha Alaaddin Yılmaz diyor. Alaaddin Yılmaz yok. Nerde? Yaylada, kafasını dinliyor. Yayladan buraya geldiğinde vatandaşlar kucaklıyor. Vatandaşın hoşnut olması lazım, şehrin kazanması lazım. Milletvekilliği döneminde boş teneke gibi sesler çıkarmak belki Bolu’ya ses yönünden bir şeyler ifade ediyordu ama şuan Bolulular ve ona destek verenler bir baksın, Bolu ne kazandı?
"HANIMEFENDİ SİZ KÜÇÜK GÖBEK Mİ SEVERSİNİZ?”
Bir örnek vereceğim. Anıt Park’ın arkasında göbek yapmıştık. Bir kadın geldi. ‘Bu nasıl göbek, bu niye büyük?’ dedi. Hanımefendi siz küçük göbek mi seversiniz? Dedim. Mustafa namdar Hocam anlatmaya başladı tabi benim savunmam o kadar kolay değil. ‘Niye buraya göbek koyuyorsun senin Atatürk’le ne ilgin var?’ dedi. ‘Hanımefendi Atatürk’le göbeği nasıl bağdaştırdınız?’ diye sordum. ‘Siz zaten Atatürk’e…’ el insaf dedim. Şimdi ise her yerde göbek var. Göbeklerin bir standartları vardır. Taksi de dönebilsin, TIR da dönebilsin. Böyle olunca trafiğe faydalı olayım derken başka problemler de çıkarabilirsiniz tabi bunun değerlendirmesini Bolu halkı yapacak. İlk göbeği yaparken ki gördüğüm tepki yaşanan bunca şeye rağmen herkes alkışlıyorsa o insanları da tebrik etmek lazım diye düşünüyorum” diye konuştu
SU BASKINLARINDAN SONRA SOKAĞA ÇIKABİLİYOR MU?
Su baskınlarından sonra Başkan Tanju Özcan’ın, alt yapı hakkında Yılmaz’ı suçlayarak sokağa çıkacak yüzünün olmaması gerektiğini söylemesine Yılmaz, “Allah’a binlerce şükür ki belediye başkanlığı yaptığım 15 yıl sonra kendi bölgesinde oturan ender insanlardan bir tanesiyim. Bu kadar çok görev yapanlar genelde kendi yerlerinde oturmazlar. Sokakta yürürken belediye başkanlığında yürüdüğüm zamanlarda gördüğüm ilgiden daha fazlasını gördüğümü söyleyebilirim. Hatta belediye başkanlığı zamanında birçoğu belki bana yaranabilmek için bunu yapıyordu. Şimdi ise insanların bana yaranma ihtiyaçları olmamasına rağmen beni bağırlarına basan Bolu halkına saygı ve hürmetlerimi sunuyorum.
“VİDEODA SÖYLEDĞİM TÜM AÇIKLAMALAR DOĞRUDUR”
Ben 15 yılımı alt yapıya verdim. Şuan Abant’ta bir otelin alt yapısı mı onu da biz sistemimize dahil ettik, aklınıza ne gelirse... Alt yapı olarak onun dışında belirtildiği gibi yaptığım açıklamalar var ya onların tamamının altına imzamı atarım. Bir tane eksik fazla yoktur. O söylediklerimin tamamı doğru ve gerçektir. Ben inşaat mühendisiyim, uzmanlığım su üzerine, ben su mühendisiyim.
“DÖNEMİ BİTİYOR HALA BENİMLE ATIŞIYOR”
Ben Bolu aşığıyım, laf ebesi de değilim. Şuan ki Başkan’la da böyle bir diyaloğa girmek gibi bir niyette değilim. O işine baksın. Bir iş yapsın ki Bolu kazansın. Benimle atışmasına gerek yok seçim zamanı atışabilir. Ama şuan seçim zamanı değil. Kendi dönemini bitiriyor. Tenekecilikle kendi zamanını geçiremezsin. İcraata gideceksin netice alacaksın. Özgün projesi olsun. Bolu Alaaddin Yılmaz’ın hayalindeki Bolu su, yeşillik ve orman üzerine kuruluydu. Su deyince en büyük projemiz Büyüksu Projesiydi. 600 dönüm üzerine kurulu arazi belediyenin egemenliği altındadır. Büyüksu projesinde termal otel olabilecek şekilde sıcak su da dahil edilmiş durumdaydı. Akçakoca’nın ayrılmasıyla denizden de kopmuştuk ya bu projede biraz denizi de çağrıştıracak bir durum vardı. Hemen karşımda orman fidanlığının tamamı belediyeyesin mülkü oldu. O zamanlar demişlerdi, tenekeden de çok laf çıkmıştı insanlar kulak kabartmıştı. Şimdi görüyorlar belediyenin olduğunu.
“ŞUAN BOŞA ÇIKAN PROJELERİN TÜMÜ YAĞMUR SUYU BOŞALTMA PROJESİDİR”
Üst kanal Bolu’nun su oyunlarıyla gece bulaşacağı projedir. Kuruçay deresi ve sanayi. Borazanlar Deresi projeler şuan boşa çıktı bunların hepsi yağmur suyu boşaltma projesidir. Eğer sen bunları anlayamazsan, kavrayamazsan neden yapıldığını kavrayamazsan tenekecilikle bu işi çözemezsin. Ben belediye başkanıyken hangi su baskınını gördünüz? İşler daha bitmemişti. Eski boru, Gölköy’den çıkan boru şuan çok fazla gelen suyun boşaltımı için kullanılacak. Kullanıyor mu? Bilmiyorum. Kanal, üstünü kapatıyorlar şuan bu proje bizimdi, başlangıcı da bizimdi ama biz bunu DSİ’ye yaptıracaktık şuan kendileri yapıyorlar. Aslında her şey tamamdı. Ama onun üzerinde yağmur suyu ile ilgili ve su oyunlarıyla ilgili bir proje vardı. Yağmur sularını alacak sistemleri var mı şimdi bilemem.
“EKİPMANIN NE OLDUĞUNU BİLMEZSEN ŞOV YAPARSIN”
Ben Belediye Başkanıyken alt yapının filmini çekecek, inceleyecek bir komplike bir makine almıştım. Bu makinenin hem pis su atıklarını hem yağmur suyunun tamamını temizlemesi lazım. Çalışıyor mu? Bilmiyorum. Belediye Başkanlığı süresi bitmek üzere sen hala tenekecilik yapıyorsun. Gürültü çıkarmaktan başka bir şey yapmıyorsun. Sorumluluk almak lazım, Belediye Başkanlığı sorumluk alınması gereken bir makam, milletvekili mi sanıyorsun hala? Milletvekilliğin bitti, şuan belediye başkanısın bunu hatırla artık. Ben bugüne kadar hiç şöyle belediye aldım falan dedim mi? Kaçtım mı? Ben tespit yaptım sadece. Belediye Başkanlığını şova dönüştüreceğine, belediyeyi serbest bıraksın. Bizim oradaki ekibimiz var ya orada ekip. Oradaki arkadaşlar, çalışanlar serbest kalsın problemsiz olarak her şey yürür. Ama sen her şeyi müdahale eder ve geçmişte yapılanı kavrayamaz, araştırıp neticeye gidemezsen elindeki ekipmanın ne olduğunu bilmez ve sadece milletvekilliğindeki gibi şov yaparak bu işi yürütmeye çalışırsan Bolu kaybeder. Benim kaybetmem hiç önemli değil, Bolu kaybetmesin” dedi.
